Cuma , Mart 29 2024
Flaş Haber

CÜMLEDE ANLAM

CÜMLE NEDİR?

Öğreneceğiz.
Cümleyi öğreneceğiz.
Cümlede anlamı öğreneceğiz.
Bu derste cümlede anlamı öğreneceğiz.
……………

Sözcüklerin yan yana gelerek bir duyguyu, bir düşünceyi, bir isteği, bir işi, kısacası bir yar-gıyı tam olarak anlatabilir duruma gelmiş biçimine cümle denir

*Cümlede öge sayısı anlatılmak istenilene göre değişir.
Cümle, yargı birimidir.
Tam bir cümleden söz edebilmek için cümlenin yüklemi;yani yargısı olmalıdır.

Cümlede anlamla ilgili olarak KPSS’de çıkmış sorular incelendiğinde, cümlede anlamın oluşmasında:
1.Ek’in,
2.Sözcüğün ,
3.Söz öbeğinin,
4.Noktalamanın,
5.Vurgu’nun cümleye anlam kattığı görülecektir.

CÜMLEDE ANLAMIN OLUŞMASINDA:

1. Ek’in Cümleye Kattığı Anlam:
Ekler sözcüğe anlam kattığı gibi cümleye de anlam katar;

Simitçi Simit yapan ya da satan kişi
Evler Birden fazla ev
Pazarları balığa giderim Genelleme
Ayşeler bize geliyor Aile
Sürüngenler ……. Familya
Annem eve gitmiştir Olasılık
Annem eve gitmiştir ki beni evden aradı Kesinlik
Akşam koltukta uyuyakalmışım
Sonradan fark etme
Baksana ayakkabın yırtılmış
Fark etme

2. Sözcüğün Cümleye Kattığı Anlam:
Sözcükler cümleye çeşitli anlam ilgileri katar

Seni asla affetmeyeceğim Kesinlik
Belki bizi arar kardeşiniz Olasılık
Ekmek almak için fırına gitti Amaç

3. Söz Öbeğinin Cümleye Kattığı Anlam:
Söz öbekleri de cümleye çeşitli anlam ilgileri katar

Artık demir almak günü gelmişse zamandan…
demir almak, Terim . Ayrılmak uzaklaşmak

Demir attım yalnızlığa …
Terim
Hapsolmak, sınırlarının dışına çıkamamak

Zavallı kadının eli böğründe kaldı.
deyim
Çaresizlik
Dün sabah Ankara’da adım adım seni aradım.
İkileme (Abartma)

4. Vurgu’nun Cümleye Kattığı Anlam     

Bir cümlede asıl verilmek istenen, yükleme en yakın sözcük veya sözcük öbeği ile verilir.

Eylem cümlelerinde vurgu yükleme en yakın öğededir.

Biz sizi sınava bu yıl hazırlayacağız. (Zarf Tümleci)
Bu yıl biz sınava sizi hazırlayacağız. (Belirtili Nesne)
Bu yıl sizi sınava biz hazırlayacağız. (Özne)
Bu yıl biz sizi sınava hazırlayacağız. (Dolaylı Tümleç)

*İsim cümlelerinde ise vurgu yüklemdedir:

Dershanenin en çalışkan öğrencisidir.
Bu resim çok güzeldir.
Sendin beni derler düşüren.

5. Noktalamanın Cümleye Kattığı Anlam:
Noktalama işaretleri cümleye çeşitli anlam ilgileri katar:

Oku adam ol baban gibi eşek olma.
Oku adam ol, baban gibi eşek olma.
Oku adam ol baban gibi,eşek olma.
Bunu siz anlatın demiştiniz.
Bunu, siz anlatın, demiştiniz.
Bunu siz, anlatın, demiştiniz.
“Bunu siz anlatın” demiştiniz.

*Dikkat edilirse noktalama işretleriyle aynı sözcüklerin kullanıldığı cümleler farklı anlamlar oluşturmuştur.

ANLAM BAKIMINDAN CÜMLELER
Anlam bakımından cümleler ikiye ayrılır:

1.OLUMLU CÜMLE:

Yargının gerçekleştiğini yada gerçekleşebileceğini bildiren cümlelerdir.

Kardeşim sınava iyi hazırlandı.
Oğlum bu yıl okulunu bitirecek.
Arkadaşlarla ,az önce, senden söz ettik.
Konun bu bölümü biraz sonra tamamlanacak

2.OLUMSUZ CÜMLE:
Yargının gerçekleşmediğini ya da gerçekleşemeyeceğini bildiren cümlelerdir.

Kardeşim sınava iyi hazırlanmadı.
Oğlum bu yıl okulunu bitiremeyebilir.
Arkadaşlarla ,az önce, senden söz etmemiştik.
Konun bu bölümü biraz sonra tamamlanamaz.
Siz de parasızmışsınız.
Niyazi Bey ofisine gelmiş değil.
Sergül’ün de parası yokmuş.

NOT: Olumsuz cümleler “-me,siz” ekleriyle “değil,yok” sözcüklerinin yer aldığı cümlelerdir.

*Biçimce Olumlu,Anlamca Olumsuz Cümleler:
Olumsuzluk eki ya da sözcüğü kullanılmamış ; ancak anlam bakımından olumsuzluk içeren cümlelerdir:

Güya bize börek yapacaktı.
Sözde bize hediye alcaktı.
Ne kızı verdi ne dünürü küstürdü.

NOT: “Ne…ne” bağlacıyla kurulan cümlelerin yüklemleri olumlu olmak zorundadır:olumsuz kullanılırsa anlatım bozukluğu oluşturur.

*Biçimce Olumsuz,Anlamca Olumlu Cümleler:
Olumsuzluk eki ya da sözcüğü kullanılmış ; ancak anlam bakımından olumluluk içeren cüm-lelerdir.

Ahmet Bey bunu bilmiyor değil. (biliyor)
Onun da yanında parası yok değil. (var)
Niyazi,sandığınız gibi kimsesiz değil. (var)

NOT: Cümledeki iki olumsuzluk, cümleye olumluluk anlamı katar.

ÖRNEK SORU
Aşağıdaki cümlelerin hangisi biçimce olum-suz, anlamca olumludur?
A) Bu sorular sizin sandığınız kadar kolay değil.
B) Doğanın uyumunu, bu tabloda bulamadık.
C) Sevgi ne yenilir, ne içilir.
D) Benim öğrencilerim, derslerine çalışmıyor değil.
E)Yiğidin yerden bittiğini kim söyledi?

ÇÖZÜM:D seçeneğindeki “çalışmıyor” sözcüğü olum-suzluk eki “mı” almış ayrıca“değil” sözcüğü olumsuzluk anlamı taşıdığından cümledeki iki olumsuzluk,cümleye olumluluk anlamı katar              CEVAP: D

SORU CÜMLESİ:
İçinde soru anlamlı sözcük bulunduran cümlelerdir.
Soru anlamlı sözcük türleri: Soru edatı, soru sıfatı, soru zamiri,soru zarfıdır.

Bunu siz mi sormuştunuz bana? (Soru edatı)
Kaç kişi bu konuyu anlamadı? (Soru sıfatı)
Hanginiz bu soruyu çözecek? (Soru zamiri)
Nasıl çözdünüz o soruyu? (Soru zarfı)

Yukarıdaki cümlelerde kullanılan soru sözcükleri kullanıldığı cümlelere soru anlamı katmıştır.
Bu cümlelere yanıt verilebildiği için bu tip soru cümlelerine “gerçek soru cümlesi” denir.

Sözde Soru Cümlesi
İçinde soru anlamlı sözcük bulundu-ran;ancak yanıt beklemeyen soru cümleleridir.

Gönlüm,sana derdimi nasıl anlatayım?
Bir daha böyle bir yanlış yapar mıyım?
Ben sensiz nasıl yaşarım?

Bu cümleler yanıt beklemediği için bu tip soru cümlelerine “sözde soru cümlesi” denir.

ÜNLEM CÜMLESİ:
İçinde ünlem anlamlı sözcük bulunduran ya da ünlem anlamı taşıyan cümleleridir.

Hey,bana baksana!
İmdat,yardım edin!
Ne güzel bebek !
Ay,çok korktum!

NOT:Kip ekleri de çeşitli anlamlarda cümleler oluşturur.
Bunu bir an önce çözmelisiniz. (Gereklilik)
Ben de sizinle geleyim. (İstek)

ANLATIM BAKIMINDAN CÜMLELER
Öznel Anlatım
Doğruluğu ya da yanlışlığı kişiden kişiye de-ğişen, doğruluğu tartışılan düşüncelerin anlatıl-dığı yargılara öznel yargı denir. Bu yargıların kullanıldığı anlatma da öznel anlatım denir. Bu tip cümlelerde (yargılarda) “Bana göre” anlamı vardır.
* Eskişehir, tarihi güzellikleriyle eşsiz bir ken-timizdir.
*B. Borahan’ın yazılarındaki gizemli anlatım insanı büyülüyor.
* Açık oturuma katılanların konuşmaları beni iyice sıkmıştı.

 Öznel anlatımda “yorum” söz konusudur.
 Öznel anlatımda “duygu”ya yer verilir.
 Öznel anlatım “kanıtlanamaz” niteliktedir.
 Öznel anlatımlı cümlelerden sonra : “Hadi canım sen da!” cümlesini getirebiliriz.

ÖRNEK SORU:
(I) Bence insan, her zaman hep bildiği yol-dan yürümeli. (II) Annen, babanın, dediği yol-dan yürümek yanlış değil; ama kendi bildiğin gibi değil. (III) Anne-baba insanı yönlendirir; iyiyi, kötüyü ona öğretir, ancak hep doğruları yapmaz. (IV) Ben yirmi yaşıma kadar Eskişehir’ de yaşadım. (V) Oradaki tüm anne-babalar da iyiydi; ama hep doğru yapmazlardı.

Yukarıdaki cümlelerin hangisi öznel bir nitelik taşımamaktadır?

A) I.           B)II.         C) III.           D) IV.          E)V.

ÇÖZÜM:A seçeneğindeki “bence” sözcüğü, B seçeneği kişinin kendi yargısıdır, C seçeneği kişinin kendi yargısıdır, E seçeneği kişinin kendi yargısıdır .D seçeneği kanıtlanabilir niteliktidir.                        CEVAP: D

Nesnel Anlatım
Doğruluğu ya da yanlışlığı kişiden kişiye değişmeyen, deney ve gözleme dayanan tarafsız yargılara nesnel yargı denir. Bu yargıların kullanıldığı anlatıma da nesnel anlatım denir. Nesnel yargılarda duygu ve izlenimlere yer verilmez:
Öyküdeki olaylar deniz kenarındaki bir kasabada geçiyor.
Yapıt, dört bölüme ayrılmış.
İhracat gelirleri geçen yıla oranla yüzde 5’lik bir artış göstermiş.
B. Borahan’ın “Gecenin Gizem”i adlı şiirleri hece ölçüsüyle yazılmış.

ÖRNEK SORU:
(I) Onunu Türk evi plan tiplerini konu alan çalışması Mimarlık Fakültesi’nde ders kitabı olarak okutulmakta-dır.(II) Bu kitapta geleneksel konut mimarlığı, plan özelliklerine göre sınıflandırılmıştır. (III) Köşkleri ve kasırları ele alan bir başkası ise özel konut yapı türünü incelemektedir. (IV)Ama bu mimarın en başarılı yapıtı, hem içeriği, hem de özenli baskısıyla dikkatleri çeken “Türk Evi ’’ adlı çalışmasıdır. (V) Üç ciltlik bir takım oluşturan bu büyük boyutlu kitap, Taç Vakfı tarafından yayımlanmıştır.

Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde bir yorum yapılmıştır?

A) I.           B)II.         C) III.           D) IV.          E)V.

ÇÖZÜM: IV.cümledeki “en başarılı, özenli dikkatleri çeken” sözleri cümleye yorum anlamı katmıştır.  CEVAP: D

Koşul Cümleleri

Bir olayın, durumun gerçekleşmesi için daha önceden olması gereken başka bir durumun var-lığına “koşulluk” denir. Bu tip cümle anlamla-rında “hangi koşulla?” sorusunu temel cümleye sorduğumuzda gerçekleşmesi gereken koşulu bulabiliriz.

Akşam dayın gelsin, alışverişe çıkarız.
Top oynayabilirsin; ama fazla koşmayacaksın.
Üç gün sonra geri vermek üzere benden borç aldı.
Her yağmur yağdığında beni hatırla.

ÖRNEK SORU:
(I)Roman, çağımızda kentleşmenin sanatıdır. (II) Ama kolay değil, kentleşemiyoruz işte. (III) Keşke dört bir yanda örnek kentler yaratabilsek.(IV) İşte o zaman özlü düşünce ürünlerine dönüşecektir roman. (V) Fakat yalnızca bizim sorunumuz değil bu.

Numaralandırılmış cümlelerden hangisi, kendisinden sonra gelen yargının koşulunu bildirmektedir?

A) I.           B)II.         C) III.           D) IV.          E)V.

 

ÇÖZÜM:III.cümledeki “keşke, yaratabilsek.” sözleri cümleye koşul anlamı katmıştır.           CEVAP:C

Neden – Sonuç Cümleleri
Bu tür cümlelerde, yargılardan biri, diğerinin gerçekleşmesine neden olmaktadır. Bir de eylemin hangi gerekçeyle yapıldığını bildiren cümleler de neden sonuç ilişkisi vardır. Bu tip yargıları bulmak için yükleme “neden” ya da “niçin” sorusu sorulabilir.
“Sınavda heyecanlandığı için bazı soruları yapamadığı, oğlum.” cümlesinde “Bazı soruları yapamaması” nın nedeni “Sınavda heyecanlanması”na bağlanmıştır.

Ekmek kalmadığı için fırına gitmiş kardeşi.
Bakımsızlıktan köşk harabeye dönmüştü
Aşırı sıcaklar bu yaz da can kaybına yol açtı
Yoğun kar yağışı nedeniyle okullar iki gün tatil edildi
Hapisten yeni çıktım diye bana iş vermediler
* Bu tip cümlelerde ip ucu “ –dığı için” dir.
*”Neden-sonuç” cümleleri” nde “amaç-sonuç” ilgisinden de söz etmek mümkündür.

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde neden-sonuç ilişkisi düşünüldüğünde diğerlerinden farklıdır?

A) Barışı sağlamak için çok uğraşmamız gerekiyor.
B) Birlik olabildiğimiz için hiçbir zaman parçalanmadık.
C) Soru soramadığı için birçok konuda eksiği vardı.
D) Bülbül, altın kafese kapatıldığı için “Ah vatanım!” demiştir.
E) Aslan sırtlanla mücadele ettiği için gücünün büyük bölümünü kaybetti.

ÇÖZÜM:B,C,D,E seçeneklerindeki cümlelerde “-dığı için” yer aldığından bu cümlelerde “neden-sonuç” ilgisi söz konusudur. (A) da “- mak için”e yer verildiği için “amaç-sonuç” cümlesi vardır.                           CEVAP:A

Amaç – Sonuç Cümleleri
Öznenin işi, hareketi gerçekleştirme amacı ve sonucu cümle içinde verilir. Bu tür cümlelerde “için, diye, üzere, dolayı, ötürü, maksadıyla…” sözleri sıkça geçer. Bu sözlerden bazıları “neden-sonuç” bildiren cümlelerde de geçebilir. Amaç-sonuç cümlelerinde “hangi amaçla, hangi maksatla” sorusunun yanıtı aranır.

Yeni bir ev almak için arabasını satmış
Ailesini görmeye Eskişehir’e girmiş.
Genel müdürümüz, ticari anlaşmalar yapmak üzere yurt dışına çıkıyor
Bu genç ozan şiirinde herkes anlayabilsin diye yalın bir dil kullanmış

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde amaç-sonuç ilişkisinden söz edilemez.?

A) Sınavı kazanabilmek için çok uğraşmamız gerekiyor.
B) Sanatçı tabloyu tamamlayabilmek için sağlığını hiçe saymış.
C) Başkan kapanış konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıktı.
D) Trafik yoğun olduğu için derse yetişememiş oğlum.
E) Annesini son bir kez daha görebilmek için gelmiş..

ÇÖZÜM:A, B,E seçeneklerindeki cümlelerde “-meki çin” , C seçeneğinde “-mek üzere” yer aldığından bu cümlelerde “amaç-sonuç” ilgisi söz konusudur. (D) de “- dığı için”e yer verildiği için “neden-sonuç” cümlesi vardır.
CEVAP:D

Doğrudan Anlatımlı Cümleler
Herhangi bir konuda bir kişinin görüş ve düşünceleri hiçbir değişikliğe uğratılmadan aktarılır. Bu cümle genellikle tırnak içince gösterilir:
Sevim Hanım’ın “Sınav çok şeydir; ama her şey değildir.” sözünü hiç unutmam.
Genç kız, arkadaşının kulağına eğilerek:” Bize gidelim mi?” diye fısıldadı.
Bu konuda atalarımız : “Ağaç yaşken eğilir.” der.
Ben bunu da söylemiştim,dedi.
Neden bana sor muyorsun,değininizi duyma-dım.

ÖRNEK SORU:
(I)Şimdi, bu sabah buraya geldiğim zamanki kişi değilim. (II) Yenilendim, sizinle yeni bir deneyim kazandım. (III) Öğrenmek, işte bunun için coşku verici bir şeydir, bunun için sıkıcı olmaması gerekir. (IV) Her kitap bizi yeni dünyalara götürür. (V) Bir şiir kitabı okuyup tadına vardığımda kendimden geçerim.

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi bir değişmeyi doğrudan anlatmamaktadır?

A) I.           B)II.         C) III.           D) IV.          E)V.

ÇÖZÜM:A, B,D,E seçeneklerindeki cümlelerde bir değişmenin doğrudan anlatımı söz konusudur. (C) de ise “bunun için “denilerek değişimin başka bir nedene dayandırılması söz konusudur .                          CEVAP:C

Dolaylı Anlatımlı Cümleler
Bir kişinin sözünün söylendiği biçimde değil de, bazı değişiklikler yapılarak aktarıldığı cümlelerdir. ( Başkasına ait sözü kendi cümlemizin içinde eriterek kullanmaktır)
Onunla bir daha görüşmeyeceğini söyledi, Haşmet
Öğretmenimiz, düşünmenin ruhun kendisiyle konuşması olduğunu söz ederdi.
Babam, kardeşime eve geç gelmemesi gerektiğini tembih etti.

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerden hangisi dolaylı anlatıma örnektir?

A) Ev sahibi, çevre vergisinin ödenmesi gerektiğini söylüyor.
B) Alışkanlıklarımı beni bağlayan zincire benzetirim hep.
C) İyi insan olmak her zaman iyilik yapmaktır.
D) Başarılı olabilmek için çok çalışmalıyız,dedi .
E) Arkadaşım: “Kararlı olmak,başarılı olmaktır.” diyor.

ÇÖZÜM:(B) ve (C) de kişinin kendi sözüne ,(D) ve (E) de alıntı yapıldığı için doğrudan anlatım söz konusudur. (A) da ise “söylüyor” denilerek dolaylı anlatım söz konusudur .     CEVAP:A

Üslup (Dil – Anlatım) Cümlesi

Yazarın konuyu işlerken kullandığı sözcükler ve cümleler de üsluba girer. (Dil, anlatım, sözcük, cümle…)

Betimlemelerde sıfatlarla ve deyimlere sıkça yer veren sanatçı cümleleri uzun tutmuştur.
Şairin, şiirlerinde oldukça az kullanılan sözcüklere ve deyimlere yer vermesi dikkati çeker.

ÖRNEK SORU:
(I)Olaylarla kişilerin iç içe verildiği öykülerinde duru bir dil ve rahat bir anlatım buluyoruz. (II) Çok kısa konuşma cümleleri kullanmayı yeğleyen sanatçı, ölçülü olarak devrik cümle kullanmış.(III)Öykülerinin hemen hepsi, onun toplum ve siyaset alanındaki görüşleri üzerine oturtulmuş. (IV) İlk öyküsünden son öyküsüne kadar, kendi çağının anlayışından ayrı bir yolda yürümüş. (V) Öykü kişileri de olağanüstü insanlar değil; her gün çevremizde gördüğümüz kişilerdir.

Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangileri yazarın üslubuyla ilgilidir?

A) I. ile III.       B) II. ile IV.          C) I. ile IV.         D) I. ile II.          E) III. ile IV.

ÇÖZÜM: (I) cümlede yer alan “duru bir dil ve rahat bir anlatım” ile (II) cümlede yer alan “kısa konuşma cümleleri” ve “devrik cümle” sözleri kullanıldığı için üsluptan söz edilmektedir.    CEVAP:D

İçerik (Konu) Cümlesi
Yazarın yapıtında neyi anlattığı konuya (içe-rik) girer.(Olay, kişiler, konu, kahramanlar, yer…)
Yazar yapıtında I. Dünya Savaşı yıllarındaki insanların çektiği acıları gözler önüne serer.
Öyküde, Batı’nın yaşam tarzına özenen bir ai-lenin yavaş yavaş çöküşü anlatılır.

ÖRNEK SORU:
(I) Yazar yapıtında 1.Dünya Savaşı yıllarındaki insanların çektiği acıları gözler önüne serer. (II) Betimlemelerde sıfatlara sıkça yer veren sanatçı cümleleri uzun tutmuştur.(III) Romanda,Batı’nın yaşam tarzına özenen bir ailenin yavaş yavaş çöküşü anlatılır.(IV)Sanatçının şiirlerinde oldukça az kullanılan sözcüklere ve deyimlere yer vermesi dikkati çeker.(V)Buna rağmen dilini akıcılığı,yapıtın en dikkat çeken yanı olmuş

Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangileri içerikle ilgilidir?

A) I. ile III.     B) II. ile IV.      C) I. ile IV.          D) I. ile II.       E) III. ile IV.

ÇÖZÜM: (I) cümlede yer alan “1.Dünya Savaşı yıllarındaki insanların çektiği acılar” ile (III) cümlede yer alan “Batı’nın yaşam tarzına özenen bir ailenin yavaş yavaş çöküşü”” sözleri kullanıldığı için içerikle ilgilidir. CEVAP:A

Aşamalı Durum Bildiren Cümleler
Bir olayın, durumun olumlu ya da olumsuz yönde giderek değiştiğini anlatan cümlelerdir.
Dedem, her geçen gün biraz daha kötüleşiyor
Havalar gittikçe soğuyor
Sergül’ün günden güne huyu değişiyor

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerden hangisinde “aşama-lı bir durum, bir durumun gitgide ilerlemesi” anlatılmaktadır?

A) Kavgada baştan başa kana bulandı.
B) Köyden şehre telefonla konuşulabiliyor.
C) Yıldan yıla işler kötüleşiyor.
D) Konuşurken daldan dala atlıyor.
E) Güzellik anlayışı kişiden kişiye değişir.

ÇÖZÜM: (A) da yer alan “yıldan yıla” sözü ile “ kötüleşiyor” eylemindeki “-leş” ekinin kullanılması cümleye “aşamalı bir durum, bir durumun gitgide ilerlemesi” anlamını katmıştır. CEVAP:C

Kinayeli Anlatımlı Cümleler
Bir gerçeği ortaya koymak amacıyla sözü imalı olarak tam karşıtı gelecek biçimde kullanmaktadır.
Kardeşini ne kadar çok sevdiğin yaptığı her işi bozmandan belli.
Arabanın ne kadar ekonomik olduğu benzin faturandan anlaşılıyor.

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerden hangisinde “kinayeli” bir anlam yoktur?

A) Öyle akıcı konuşuyor ki sözlerinin arasında kendi de boğuluyor.
B) Öykünün sürükleyiciliğine okurun kendisini kaptırmaması imkansız.
C) Yaptığınız yemek o kadar güzel ki,o güzelliği kimse bozmak istemediği için öylece duruyor.
D) Kombinizin muhteşemliği tartışılmaz,yaz kış eviniz hep aynı sıcaklıkta.
E) İşine öyle düşkün birisini hayatta görmezsiniz(!)

ÇÖZÜM: (A) da yer alan “akıcı konuşuyor.. boğuluyor.” sözü ile, (C) de yer alan “o kadar güzel.. güzelliği kimse boz-mak istemediği için öylece duruyor.”, sözü ile, (D) de yer alan “muhteşemliği tartışılmaz.. yaz kış eviniz hep aynı sıcaklıkta.”, sözü ile, (E) de cümlenin sonunda yer alan parantez içerisindeki ünlem (!) cümleye “kinaye” anlamı katmıştır.CEVAP:B

Tanımlama Cümlesi
Herhangi bir şeyin ne olduğunu anlatan “…nedir?” sorusuna cevap verebilen cümlelere “tanım cümlesi” diyoruz:
“Kitap, size istediğiniz zaman ders vermeye hazır bir öğretmendir.” cümlesine “kitap nedir?” dediğimizde “İstediğiniz zaman ders vermeye hazır bir öğretmendir” cevabını alabiliriz.
Aktörlük,yaşamı sahnede canlandırma işidir.
Ad: Varlıkları ya da kavramları karşılama görevi üstlenen sözcüklerdir.
Adları niteleme ya da belirtme görevi üstlenen sözcüklerdir,sıfatlar.

ÖRNEK SORU:
(I) Anlatmakla, dillendirmek farklı. (II) Anlatmak, hikayeyi şekillendirmek, hikayeyi koyulaştırmak, sütü kaynatmak gibi. (III) Dillendirmek, sese gider. (IV) Romansal ile şiirsel alanın tat ayrımı bu ince çizgide. (V) Klasikten beslenenler iticiyken, kalıp kıranlar daha çekici. (VI) Şiir ileriki yüzyıllarda tıkansa da, roman tekniklerinin çeşitlenme olasılığı fazla.

Yukarıdaki parçada hangi cümleden sonra bir “tanım cümlesi” gelmektedir?

A) I.           B)II.         C) III.           D) IV.          E)V.

ÇÖZÜM: (II) cümlede “anlatmak” sözcüğünün tanımı yapıldığı için (I) cümleden sonra bir tanım yapılmaktadır. CEVAP:A

Ön Yargı (Peşin Hüküm) Cümlesi

Bir olay ya da kişiyle ilgili değişik nedenlerden dolayı önceden edindiğimiz olumlu veya olumsuz yargılardır. Kısaca özetlersek ön yargı, sonuçla ilgili önceden karar vermektir.
Oğlum bu sene sınavı kesin kazanacak

ÖRNEK SORU:
(I)”Gecenin Gizemi”ni okuduğumda pek fazla önemsemediğim gibi ilginç de bulmadım.(II) Daha sonra bunu İstanbul’da bir özel tiyatroda izledim.(III)Oyun ilk başta,vurdulu kırdılı Türk filmlerinin tipik bir örneği gibi görünürken oyunun insanı derinden etkileyen bir yönü ortaya çıktı. (IV) Oyunun en büyük şansı,oyuncuların her birinin çok usta oyuncular olmasıydı.(V)Bu nefis oyunun,bu usta oyuncularının güzel yorumuyla Ankara’da da beğenileceğinden eminim.

Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bir “önyargı” söz konusudur?

A) I.           B)II.         C) III.           D) IV.          E)V.

ÇÖZÜM: (V) cümlede “beğenileceğinden eminim.” sözü cümleye “önyargı” anlamı katmıştır.CEVAP:E

Öneri (Tavsiye) Cümlesi
Bir konudaki eksikliğin giderilmesi için teklif getirmeye “öneri” adı veriyoruz. “Romanda olayların yeri ve zamanı iyi tahlil edilip, yazıya aktarılmalıdır” cümlesi bir öneri cümlesidir.

ÖRNEK SORU:
(I) Görev bilinci, yazı ustalığıyla nice güzel roman ve başarılı öykü kitabı vermiş sanatçı. (II) Her yapıtına canını koymuş, ince eleyip sık dokumuş. (III) Fakat röportaj sunusuyla gösterdiği gerçekleri öykülerinin arasına koyması ve her kitabının başına gereksiz bir önsöz eklenmesi yapıtların gerçekliğini örseliyor. (V) Yazar, yapıtlarında aydınlatıcı açıklamalar yapmazsa okurun sevgisini daha çabuk kazanır. (V) ‘’ Sevinç ve Barış’’ konularını nereden, kimlerden alırsa alsın; en insancıl bakışla kişilerinin kaderini güçlükle yansıtan etkili gözlem öyküleridir.

Parçada numaralandırılmış cümlelerin hangisinde bir öneri vardır?

A) I.           B)II.         C) III.           D) IV.          E)V.

ÇÖZÜM: (V) cümlede “ Yazar, yapıtlarında aydınlatıcı açıklamalar yapmazsa okurun sevgisini daha çabuk kazanır.” bir öneridir.          CEVAP:D

Varsayım Cümlesi
Bir durumun sonucunun ne olduğunu bilmeden onu kendimize göre bir sonuca bağlamaya “varsayım” diyoruz.

Diyelim ki büyük ikramiyeyi kazandın
Varsayalım ki aniden baban çıkageldi…
Bir an için evde kimsenin olmadığını düşünelim.

ÖRNEK SORU:

Aşağıdaki dizelerin hangisi bir varsayımı anlatmaktadır?

A) Onlar ki gülü dalında sevdiler.
B) Sayın ki bir gemiciyim, gemim batmış.
C) Öyle uzak, öyle uzak ki sabahlar.
D) Baktım ki yaşamak güzeldi hâlâ…
E) İyi ki silahlanmışız acılara karşı.

ÇÖZÜM:  (B) de “Sayın ki “ sözü varsayımı anlatmaktadır. CEVAP:B

Karşılaştırma Cümlesi
Aralarında anlamca ilgi (ilişki) olan iki kavramı benzerlik ya da zıtlık yönünden kıyaslamadır.

“Kardan beyaz teni vardı” cümlesindeki teninin beyazlığı, kar beyazlığıyla karşılaştırılmıştır.
Sinema da tiyatro gibi görsel bir sanattır.
Doğu Anadolu’nun kışı Ege Bölgesi’ne göre daha çetin geçer.
Ahmet Haşim de Necip Fazıl da şiirlerinde ölüm temasına çok yer vermiştir.
Bu yılki ürün geçen yıla nazaran daha bereketliydi.

ÖRNEK SORU:
(I) Mesut Berk, kişiliğini romanlarında gösterir. (II) Yaşadığı yerdeki kişilerden yararlanır. (III) Hemen hemen bütün romanlarında ruhsal çözümlemelere büyük önem verir. (IV) Romanlarında Batılı aydını, onun karamsarlığını işlerken öykülerinde içinde yaşadığı halkı anlatır. (V) Öykülerindeki sade dil dikkat çekicidir.

Bu cümlelerin hangisinde karşılaştırma vardır?

A) I.           B)II.         C) III.           D) IV.          E)V.

ÇÖZÜM:  (IV) cümlede sanatçının “romanlar”ı ile “öyküler”i ele aldığı konular bakımından karşılaştırılmaktadır. CEVAP:D

Birliktelik (Beraberlik) İlgisi İçeren Yargılar
Bu ilgi, çeşitli edat ve bağlaçlarla (ile,ve,…) sağlanır. “Tatile ailemle gittik.”

 Diğer Anlam İlgileri İçeren Yargılar (İstek, Karşılıklı Yapma, Beğenme vb.)

Onunla iki yıldır haberleşemiyorum Karşılıklı yapma
Akşam gelin de çay içelim. İstek
Cevizleri kardeş payı yaptık . Eşitlik
Yemek çok güzel olmuş. Beğenme
Dershaneye gelmişsin de bana uğramamışsın. Sitem
Hava bulutlu yağmur yağabilir. Olasılık
Biz senin gibileri çok gördük. Küçümseme
Dünyalar kadar işim var. Abartma
Kaynanamın geleceği tuttu. Beklenmezlik
Annesini göresi gelmiş. İsteklenme
Bu kitaptaki soruları çöz. Emir(buyruk)
Arabanın arkasından koşsa da yetişemez.
Koşul gerçekleşse de istenilen sonuca ulaşamamak.

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir öneri vardır?

A) Bir dilin özgünlüğünü anlayabilmek için o dildeki yapıtları incelemeliyiz.
B) İyi bir okurun niteliği okuduğu kitaplardan anlaşılır.
C) İyi bir okur kitap konusunda seçici davranan okurdur.
D) Her ozan ancak onu anlayabilen çevreye seslenebilir.
E) Ozanlar aklını da kullanabilen duygusal insanlar arasından çıkar.

ÇÖZÜM: (A) da kullanılan gereklilik kipi “meli” kullanıldığı cümleye “öneri”i anlamı katmıştır.     CEVAP:A

ÖRNEK SORU:
(I) Gelmiş geçmiş ya da yeni yetişen nice ya-zarla ilgili anılarım var. (II) Çok isterdim bu anıları yazmayı. (III) Neylersiniz vakit darlığı. (IV) Sanki dağlar gibi bir set çıkıyor karşıma. (V) Beni çok üzen de bu.

Yukarıdaki cümlelerin hangisinde bir “yakınma” anlamı baskındır?

A) I.           B)II.         C) III.           D) IV.          E)V.

ÇÖZÜM: (III) cümlede vakit darlığından şikayet edilmektedir.          CEVAP:C

AYNI YA DA YAKIN ANLAMLI CÜMLELER

Bize sorulan sorularda farklı sayıdaki cümlelerin ifade ettiği, içerdi anlamın benzeri veya he-men hemen aynısı istenir. “Yüreğim ağzıma geldi” cümlesiyle “çok korktum” cümlesi aynı anlama gelir.

 Kıyıyı gözden kaybetmeye cesaret edemeyen insan yeni okyanuslar keşfedemez (Andre Gide)

Yaşamında riskleri göze alamayan insan başarılı olamaz.

 Yaşama, karanlık geceye rağmen, buğulanmış pencere camına güneşi çizebilmektir.
En zor anlarda bile umudunu kaybetmeyen insan gerçekten yaşıyor demektir.

 Yaşam içinde siyah da bulunan bir gökkuşağıdır.
Yaşam tüm güzelliklerinin yanında olumsuzlukları da barındırır.

ÖRNEK SORU:

(I)Bildiğim şey beni korkutmaz, denetlenebilir bir nesne olur benim için. (II)Sırlarını ba-na teslim edene dek doğayı zorlarım, onun üstüne giderim. (III) Bilme isteğiyle dolu bir insanım. (IV).Evrende araştırılıp bulunacak ne çok şey var daha. (V)Beni kuşatan bu dünyayı denetim altında tutabilmem, ancak onu bilmemle olanaklı.

Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır?

A) I. ile II.     B) I. ile V.      C) III. ile IV.      D)III.ileV.      E) IV. ile V.

ÇÖZÜM: (I) ve (V) cümlede “denetim altında tutulan her şeyin bilgi sonucunda gerçekleştiği” üzerinde durulmaktadır.                                     CEVAP:B

CÜMLE OLUŞTURMA
A) Karışık Olarak Verilen Sözcüklerle Cümle Kurma
Bir cümleyi oluşturan sözcükler karışık olarak verilir. Daha sonra bu sözcüklerle anlamlı veya kurallı bir cümle oluşturulması istenir veya sözcüğün sırası sorulur.

Cümleyi oluşturan tamlamalar ya da cümlecikler karışık halde verilir. Bizden istenen bu parçacıkları anlamlı ve kurallı bir cümle durumuna getirmektir. Şıklardan hareket ederek, yargı bildiren sözcük grubunu sona yerleştirip sıralama yapabiliriz.

sevmeyen – kimseyi – hiç -sevemez – kendini
Yukarıdaki sözcüklerden anlamlı bir cümle oluşturmak istediğimizde önce fiil cümlesi ise çekimli fiil olan; isim cümlesi ise ek eylem almış sözcüğü yani yüklem olabilecek sözcüğü buluruz. Bu da “sevemez” sözcüğüdür. Bunu sona yazarız. sonra özne olabilecek sözcüğü araştırırız. “Kim sevemez?” “kendini sevmeyen ” özneyi de yerine yerleştiririz.
Burada da olduğu gibi söz öbekleri-ni,tamlamaları asla ayırmamalıyız.

Geriye kalanlar “hiç kimseyi ” bunu da uygun olan yere yazdığımızda:
“Kendini sevmeyen hiç kimseyi sevemez.” biçiminde anlamlı bir cümle karşımıza çıkar.

ÖRNEK SORU:
I. üstündür
II. zenginlik
III. maddi
IV. zenginlikten
V. Manevi

Yukarıdaki numaralandırılmış sözcüklerden anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturulmak istense bu sözlerin diziliş aşağıdakilerden hangisi olmalıdır?

A) III-V-I-IV-II          B) IV-V-III-I-II          C) V-II-III-IV-I         D) II-V-III-IV-I           E) I-III-V-II-IV

ÇÖZÜM: Verilen sözcüklerden yüklem olmaya en uygun olanı “üstündür” sözcüğüdür. “Üstün olan ne?” sorusunun cevabı, “manevi zenginlik”tir.(özne),” maddi zenginlikten” sözü de tümleç(dolaylı tümleç)tir.Öyleyse cümle dizilişi:
“Manevi zenginlik maddi zenginlikten üstündür.”                                  CEVAP:C

B)Karışık Olarak Verilen Cümle Parçacıklarının Konması:

Cümleyi oluşturan tamlamalar ya da cümlecikler karışık halde verilir. Bizden istenen bu parçacıkları anlamlı ve kurallı bir cümle durumuna getirmektir. Şıklardan hareket ederek, yargı bildiren sözcük grubunu sona yerleştirip sıralama yapabiliriz.

* ama bir eserin -ne derece bir tutulabilir – çeviri yapmak elbette- yazılma serüveniyle -zahmetli bir iştir- bu zahmet

Yukarıdaki sözlerden anlamlı bir cümle oluşturmak istediğimizde yüklem olabilecek sözleri buluruz.(Bağlı cümle olduğunu unutmadan) Bu da “ne derece bir tutulabilir” ve “zahmetli bir iştir” sözleridir. Sonra özne olabilecek sözleri araştırırız. “Çeviri yapmak” “bir eserin yazılma serüveniyle bu zahmet” özneleri de yerine yerleştiririz.
Burada da olduğu gibi söz öbeklerini, tamlamaları asla ayırmamalıyız.

Geriye kalanları da uygun olan yere yazdığımızda:

“ Çeviri yapmak elbette zahmetli bir iştir; ama bir eserin yazılma serüveniyle bu zahmet ne derece bir tutulabilir.”cümlesi ortaya çıkar

ÖRNEK SORU:
I. daha önceki sayfalarını
II. yırtabilmem yatar
III. temelinde, yaşamımın
IV. bugün başarılı
V. olduğum her işin

Yukarıdaki numaralandırılmış sözlerden anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturulmak istense bu sözlerin diziliş aşağıdakilerden hangisi olmalıdır?

A) III-V-I-IV-II     B) IV-V-III-I-II      C) V-III-II-IV-I      D) II-V-III-IV-I      E) I-III-V-II-IV

ÇÖZÜM: Verilen sözlerden yüklem olmaya en uygun olanı“yatar” sözcüğüdür. “yatan ne?” sorusunun cevabı, “yaşamımın daha önceki sayfalarını yırtabilmem”dir. (özne),” “bugün başarılı olduğum her işin temelinde” sözü de tümleç(dolaylı tümleç)tir.Öyleyse cümle dizilişi:
“Bugün başarılı olduğum her işin temelinde, yaşamımın daha önceki sayfalarını yırtabilmem yatar.” CEVAP:B

C) Eksik Cümlenin Tamamlanması
Boş bırakılan yerlerin cümlenin anlamı ve yapısına göre uygun tamamlanması istenmektedir. Böyle sorularda yapacağımız ilk iş, seçeneklerdeki sözcüklerin, cümledeki boşlukları en anlamlı ve kurallı şekilde tamamlanmasına dikkat etmektir. Bunun için de cümlede boş bırakılan yerlere söz dizimi kuralına uygunluk gösteren sözcükler konulmalıdır. Sözcüklerin çekim durumlarına, tamlamaları parçalamamaya, sözcüğün anlam özelliğine dikkat edilmelidir ki cümle en anlamlı ve kurallı bir yapı kazansın.
*Ne kadar —- olursak olalım, bunu —- sevdiklerimiz yoksa mutlu olamayız. “
Verilen cümlenin anlam bütünlüğü göz önünde bulundurulduğunda “başarılı – paylaşacak” sözcüklerinin getirilmesi gerekir.

ÖRNEK SORU:
_ _ _ _ ; fakat çok sayıda okuyucu bulamayan her sanat yapıtını büyük saymak da kimsenin aklından geçmez.

Yukarıdaki cümlenin başına, aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?

A)Nitelikli, büyük yapıtların okuyucusu sanıldığından çok olabilir
B)Sanat yapıtının değeri çok okunmasıyla değil, niteliğiyle belirlenir
C)Yayımlandığında yeterince ilgi çekmeyen yapıtlar zaten iyi de değildir
D)Kimi yapıtların, yayımlandığı dönemde değeri anlaşılmamıştır
E)Sıradan yapıtların okuyucu sayısı da çok olabilir.

ÇÖZÜM:  Verilen cümlenin başına (B) seçeneğindeki cümle getirilmelidir;çünkü “fakat” bağlacından sonraki yargıyı tamamlayan cümledir.                         CEVAP:B

Cümlede Anlam Farklılıkları

1.Kınama Anlamı: Yapılan işi değer yargıları açısından değerlendirip doğru bulmayarak ayıplamaktır.

Nasıl olur da küçücük bir çocuğun umutlarını çalarsın
Böyle nur yüzlü bir insana bakılmaz mı hiç

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir kınama anlamı vardır?

A) Ağzını kiraya mı verdin, sende bir şey söyle-sene, kardeşim!
B) Ayıptır, böyle uydurmalarla birbirinize iftira etmeyiniz.
C) Artık bu yanlışlıklara dayanamıyorum!
D) Ne olur beni buralarda yalnız bırakmayın!
E) Etmeyin eylemeyin, bizi bir de siz kırmayın!

ÇÖZÜM: (B) seçeneğindeki cümle :“Ayıptır, böyle uydurmalarla birbirinize iftira etmeyiniz.” yapılan davranışı “kınama “ anlamlı bir cümledir.                       CEVAP:B

2. Alay Anlamı: Bir kişinin veya bir durumun yetersiz, kusurlu, gülünç yönlerini küçümseyerek eleştirmek, alay etmek demektir.

Rıfkı o kadar zeki ki ortaokulu beş yılda bitirdi.
Dili çok iyi kullanır, ne de olsa sakatatçı çocuğudur.
Senin konuşman o kadar hisli ki araya reklâm alınabilir

ÖRNEK SORU:
(I) Yabancı yazarlar, bizdeki fıkra yazarlarının gazetede her gün yazdıklarını duyunca çok şaşırıyorlar. (II) Onlar için bu yapılamayacak, inanılmaz bir iş. (III) Onlarda, bizdeki fıkra yazarı yerine yorumcu denilen yazarlar var. (IV) Bunlar, ancak kendi uzmanlıkları içine giren konularda haftada iki, en çok üç gün yazarlar. (V) Oysa bizler, bilmediğimiz hiçbir konu olmadığından (!) hangi taşı kaldırırsanız altından çıkar, her konuda görüş bildiririz.

Yukarıdaki parçayı oluşturan cümlelerin hangisinde ‘’ alaya alma ‘’ söz konusudur?

A) I.           B)II.         C) III.           D) IV.          E)V.

ÇÖZÜM:  (V).Cümlede “oysa” bağlacı, “bilmediğimiz hiçbir konu olmadığından “sözü , parantez içerisinde ünlem kullanılması cümleye “alay” anlamı katmıştır.               CEVAP:E

3. Yergi Anlamı: Eksiklerin, sakıncalı durumların küçümsenmesi, eleştirilmesi yergidir.
Böyle söylerseniz, tabi anlaşamazsınız
Küçücük çocuğun bu yükü kaldırmasını nasıl beklersiniz ki!

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerin hangisi, “yergi” anlamı içermektedir?

A) Her söylediği beğeniyle dinlenen bir yorumcuydu.
B) Bütün dünyasını tiyatro dolduruyordu.
C) Teknolojiyle barışık yaşayamadı.
D) Günlerce sokağa adım atmadı.
E) Batan güneşi seyretmeye doyamıyordu.

ÇÖZÜM:  (C)de “Teknolojiyle barışık yaşayamadı “sözü , “yergi” anlamı taşımaktadır.         CEVAP:C

4. Küçümseme Anlamı: Değer vermemek, önemsememek, küçük görmektir.
Bula bula bu evi mi buldun bize.
Adam olacak da ailesine bakacak!

ÖRNEK SORU:

Aşağıdaki cümlelerden hangisinde “küçümseme” söz konusu değildir?

A) Seçe seçe bu gömleği mi seçtin onların arasından?
B) Bırak onu canım,iki lafı bir araya getiremez o.
C) En güzel öykünün bu olduğuna emin misin?
D) Ev dediğine bakar mısın; iki küçük odayla minicik bir salon.
E) Cebinde parası yok,tatile de yurt dışına gitmeyi düşünüyor bizimkisi.

ÇÖZÜM: (A)da “seçe seçe”,(B)de “iki lafı bir araya getiremez”, (D)de “ev dediğine bakar mısın?” (E)de “cebinde parası yok” sözü kullanıldığı cümlelere “küçümeme anlamı katmıştır.                           CEVAP:C

5. Beğenme Anlamı: Yapılan bir işin, oluşan bir durumun veya kişinin değerli bulunması, değerlere uygun bulunması beğenmedir.
Eline sağlık, yemek güzel olmuş.
Verilen her işi mükemmel yapardı, Alperen
Ne giydiyse kendine yakıştırır, Sevim Hanım.

ÖRNEK SORU:
(I)Edebiyattaki ilk çalışmalarım düzyazıdır. (II)On üç yaşımdayken bir öykü yazdım.(III) Sonra on yedi yaşına kadar da bir sürü öykü denemem oldu.(IV) Bugün eski çalışmalarımın arasında adından söz etmekten kaçındığım, hatta yok saydığım bu öykülerimi belki beğenenler de olmuştur.(V) Daha sonraları yazdığım ,bugün de adından sıkça söz ettiren, öykülerim birçok yarışma da sayısız ödüller aldı. (VI)Bugün öykülerimden çok şiirlerimden söz edilir oldu.

Yukarıdaki parçada numaralandırılmış cümlelerden hangisinden “ yazarın ilk yazdığı yapıtları beğenmediği” yargısı çıkarılabilir?

A) II.           B) III.              C) IV.               D) V.               E) VI.

ÇÖZÜM: (A)da “seçe seçe”,(B)de “iki lafı bir araya getiremez”, (D)de “ev dediğine bakar mı-sın?” (E)de “cebinde parası yok” sözü kullanıldığı cümlelere “küçümeme anlamı katmıştır.               CEVAP:C

6. Azımsama Anlamı: Bir şeyin umulandan az bulunması, yetersiz görülmesi, azımsamadır.
Üç kez koşmakla koşucu olunmaz.
Bu paraya bu iş yapılmaz.

7. Yetersizlik, Gücü Yetmeme, Başarısızlık Anlamı:
Birkaç soru daha çözebilseydi, KPSS’yi kazanırdı.
Yağmur yağınca sel baskınlarını önleyemiyorlar.
Bunca işin üstesinden gelemem ki!

8. Övgü, Övünme Anlamı: Kişinin, durumun, nesnenin, kavramın, üstün yönlerini de alıp değerlerini arttırmak, övmektir. Bunu kişi kendisi veya topluluğu için yaparsa övünme olur.
Onu bir de bilgisayarın başında gör!                   Övme
Ben olmasaydım siz zor çıkardınız buradan     Övünme

9. Yakınma Anlamı: Bir kişinin sözündeki, davranışındaki veya çevresindeki yanlışlıklardan, eksiklerden duyulan rahatsızlığı, kırgınlığı üçüncü bir kişiye yakınarak anlatmak, şikâyette bulunmak bir yakınmadır.
Bir de verdiği sözü tutabilse…
Yememiş, içmemiş, söylediklerimi kardeşine yetiştirmiş.
Benden habersiz akşam yemeğine konuk çağırmış,
kardeşim.

ÖRNEK SORU:
(I) Son zamanlarda,dünyanın dört bir yanında özgürlük üzerine konuşmalar yapıldı.(II) Konuşmalar öyle uzadı ki “özgürlük” kavramı âdeta anlamını yitirdi,magazin sayfalarının malzemesi oluverdi.(III) Yazık ki insanoğlunun en değer verdiği,en çok muhtaç olduğu bu duyguyu da acımasızca zedelemekten kaçınmadılar. (IV)Bu kavram insanoğlu var olduğu sürece hiç bu kadar sıradan olmamış,hiç bu kadar değer yitirmemişti.

Yukarıdaki parçada numaralandırılmış cümlelerden hangisinden sonra “ yakınma” anlamı vardır?

ÇÖZÜM:  (II) .de “yakınma” anlamı içeren “Konuşmalar öyle uzadı ki “özgürlük” kavramı âdeta anlamını yitirdi, magazin sayfalarının malzemesi oluverdi.” Cümlesine yer verilmiştir.             CEVAP:A

10. Sitem Anlamı: Bir kişiye ilgili alınganlık, üzüntü, kızgınlık gibi duyguların biraz da iğneleyici bir dille ortaya konulması sitemdir.

Yemek vermişsiniz de en yakın komşunuzu, bizi,
çağırmamışsınız.
Aşk olsun bana da mı böyle davranıyorsun!
Dershaneye gelmiş de bana uğramamış.

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “sitem” anlamı vardır?

A) Eskişehir’e kadar gelmiş de bana uğramamış.
B) Bana bir telefon etse de merak etmesek Sevinç’i.
C) Burçin baklava yapacak da biz yiyeceğiz.
D) Oğlum sınavı kazansın da başka bir şey istemem.
E) Hava yağmurlu olmasa da pikniğe gidebilsek.

ÇÖZÜM:  (A) da “sitem” anlamı içeren “gelmiş de bana uğramamış” sözüne yer verilmiştir.     CEVAP:A

11. Uyarma Anlamı: Bir kişiye yanlış bir iş yapmamasını, yanlış bir davranışta bulunmamasını söylemek, uyarmaktır.

Biraz daha sessiz olabilir misiniz?
Derslerinizi günü gününe yapmalısınız!
Ders çalışırken müzik dinlenmez!

12. Şaşma Anlamı: Beklenmedik bir durumla karşılaşıldığında duygu ve düşüncelerin ortaya konması şaşırmadır.

Aa! Siz de mi bu sitede oturuyorsunuz!
Köşeyi dönünce köpekle karşılaşmayayım mı?
Bir de ne göreyim, Rıfkı!

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerden hangisinde ‘’ şaşırma ‘’ anlamı vardır?

A) Onunla bir de ben mi konuşsam?
B) Bu ayrılığa alışabilecek miyim?
C) Biraz sonra o sanatçıya rastlamayayım mı?
D) Geçen hafta oraya da yağmur yağmış mıydı?
E) Onunla gidemeyeceğinizi söyleyemez miydin?

ÇÖZÜM:  (C) de “şaşırma” anlamı içeren “rastlamayayım mı?” sözüne yer verilmiştir.   CEVAP:C

13. Tehdit, Korkutma Anlamı: Birini kaygılandırmak, korkutmak, gözdağı vermek, tehdit etmektir.

Bir daha seni bu mahallede görmeyeceğim!
Bunu ne duymuş olayım ne de görmüş!

14. İkilem (Tereddüt) Anlamı: Kararsızlığın ortaya konulması ikilemdir.
Biz de sizinle gelsek mi ki!
Yarın sinemaya gideyim mi, gitmeyeyim mi?
Tiyatroya mı, sinemaya mı gitsek!

15. Varsayım Anlamı: Bir şeyin kanıtlanmadan geçici olarak benimsenmesi önerisi, tahminde bulunma, öyle kabul etme varsayımdır.
Diyelim ki enflasyon tamamen yok oldu.
Tut ki ülkedeki işsizlik sona erdi.

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “varsayım” anlamı vardır?

A) Yazlığın inşaatında ikiden fazla yardımcıya ihtiyacın mı var?
B) Bu olaydaki tavrını bilelim ki ona göre hare-ket edelim.
C) Tut ki, söylediklerinin farkına arkadaşların da vardı.
D) Eskişehir’in hamamlarında yarım saat kalır-san belki bel ağrılarından kurtulursun.
E) Oğlum şu saatlerde İstanbul’a varmış olmalı-dır.

ÇÖZÜM:  (C) de “varsayım” anlamı içeren “Tut ki ” sözüne yer verilmiştir.          CEVAP:C

16. Yanılgı Anlamı: Düşünülen, varsayılan bir durumun gerçekleşmemesi, yanılmayı ortaya çıkarır.
Seni çok çalışkan biri sanırdım
Sınavda başarılı olacağını düşünmüştüm

17. Aşamalı Gelişme Anlamı: Zaman içinde durumun değişip azalması veya artması aşa-malı bir gelişmeyi anlatır.
Son günlerde çok daha güzel ders çalışıyordu. Her yıl biraz daha güzelleşiyorsunuz.

ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “ aşamalı bir durum” anlatılmaktadır?

A) Gurbet türkleri dinediğinde gözlerinden yaşlar süzülürdü Niyazi’nin.
B) Kardeşim,spor yapmaya başladığından beri sağlığının değerini anlamaya başladı.
C) Bademlik’e geldikçe gençlik yıllarım gözümün önünde canlanır.
D) Ankara’ya ne zaman gelse mutlaka bize de uğrardı,Sergül.
E) İşlerinde başarılı oldukça,ailesinin olduğu gibi,çevresinin de ona duduğu saygı artıyordu.

ÇÖZÜM:(E) de “aşamalı bir durum” anlamı içeren “oldukça” sözüne yer verilmiştir. CEVAP:E

18. Acıma Anlamı: Bir kişinin ya da canlının içine düştüğü olumsuz durumdan üzüntü duymak, acımaktır.
Depremden kurtulanların hali yürekler acısıydı.
Tanrı kimseyi bu durumlara düşürmesin.

 

 

* İçerik, internetten alıntılanarak derlenmiştir…

Hakkında Hasan Hüseyin KÖKEN

3 Ocak 1958'de Eskişehir Seyitgazi'de doğdu. İlkokul,ortaokul ve Liseyi Eskişehir'de,Yüksek öğrenimini Eskişehir ve İstanbul'da tamamladı.Eskişehir Eğitim Enstitüsü'den 1980'de mezun oldu. 1991'de Anadolu Üniveritesi Açık Öğretim Fakültesi'nde lisans tamamladı.Giresun Bulancak Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği (1980-1986),Kastamonu Tosya Endüstri Meslek Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği ve Müdür Başyardımcılığı (1986-1990), Sakarya Geyve Alifuatpaşa Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği (1990-1993), Sakarya Ozanlar Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği (1993-1995), Sakarya Özel Tansel Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği (1995-1998), Sakarya Özel Tansel Dershanesi Türkçe Öğretmenliği ve Kurum Müdürlüğü (1998-1999), Ankara Birikim Dershanesi Türkçe Öğretmenliği (1999-2000), Ankara Bilge 2000 Dershanesi Türkçe Öğretmenliği (2000-2002), Ankara Çubuk Dershanesi Türkçe Öğretmenliği (2003-2005), Ankara Seviye Dershanesi -Ankara Polatlı Sistem Dershanesi Türkçe Öğretmenliği (2005-2007), Ankara Dershanelerinde Türkçe Öğretmenliği, Yöneticilikler. (2007-2011), Kocaeli İzmit American Life MEB Danışmanlığı (2011-...)

Ayrıca Kontrol Et

ÖDEV TESTİ 6

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belirli bir koşul gerçekleşse de istenilen amaca ulaşılamayacağı anlamı vardır? A) …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir