Romancı, kişilerini gerçekten yaşamdan mı almalı, yoksa hayal dünyasından mı, bu kendi bileceği iştir. Ancak, nerden alırsa alsın, hangi dünyada yaşatırsa yaşatsın, onların gerçekten yaşamış kişiler gibi görünmeleri şart.
1.Paragrafa göre roman kişileri nasıl olmalıdır?
A) Gerçek hayattan alınmalıdır.
B) Hayal dünyasından alınmalıdır.
C) Yaşamış kişiler gibi görünmelidir.
D) Dikkat çekici tipler olmalıdır.
E) Okuyan insana benzer tipler olmalıdır.
Bizim çocukluğumuzda olanaklar ne kadar azdı. Doymak bilmeyen merakımızı avutmak için ne çocukça çarelere başvururduk. Elimizdeki coğrafya kitaplarını didik didik etmek yetmiyormuş gibi haritaları oyun malzemesi olarak kullanır, küçücük şehir isimlerini birbirimize sorardık.
2.Yazar çocukluğunun hangi özelliğini önemsiyor?
A) Doymak bilmeyen öğrenme merakını
B) Çocukça çarelere başvurmalarını
C) Eskiden insanların meraklı olmalarını
D) Oyuna meraklı olmalarını
E) Coğrafyayı sevmelerini
Herhangi bir olayın öykü olabilmesi için, kendisini yazacak adamda şimşekler çaktırmasına, dahası öykü olmayı istediğini adeta bağırmasına bağlıdır. Yazardaki cevherin ortaya çıkmasına yardımcı olan olay, yazarda sarsıntı yaratır. Bu sarsıntı da öykü olarak çıkar ortaya.
3.Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Öykünün konusu okuyucuyu etkilemelidir.
B) Her olayda öyküsel bir yan bulunmaktadır.
C) Yazarı derinden etkileyen olaylar öyküleştirilebilir.
D) Öykü, ancak yaşanan olaylara dayanırsa başarılı olur.
E) Yazarın esinlendiği anlarda yazması başarıyı geliştirir.
Güzel yazanları, akıcı yazanları, çoğu dil ustası diye nitelemek eğilimindedir. Yanlış değil; ne var ki dildeki ustalığı yalnızca dil kavramına bağlı kalarak açıklamak kimi eksiklikler içerir. Bir kimseyi dilde başarılı kılan; onun çektikleri, karşılaştıkları, tattıkları, duydukları kısacası yaşadıklarıdır.
4.Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Okuyucu kimi zaman yazarın yazdıklarına bakar, birikimine değil.
B) Herkes belli bir yazarın başarılı olduğuna inanır.
C) Dil herkesi etkileyecek bir güce sahiptir.
D) Dilin işlevi yazardan yazara değişebilir.
E) Yazar, yazma deneyimini, dildeki ustalığını yoğun biçimde yaşayarak kazanır.
Bazı Anadolu köylerinin geçmişi çok eski uygarlıklara kadar gider. Birkaç kerpiç evle karşılaşan bir gezgin, buraların bin yıllık bir tarihi olabileceğine önce pek inanmaz. Bu köylerin kuruluşunda ilk etken, ulaşım yollarının üzerinde olmalarıdır. Bundan başka su kıyısına yakın olma, saldırılara karşı güvenli olma, bir ovayı gözetim altına alma gibi koşullar aranmıştır. Bu köyler doğal nedenlerle ya da savaşlarla yıkılmış; fakat yerine yenileri kurulmuştur.
5.Yukarıdaki paragrafta aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Köylerin kuruluş yerlerinin belli bir amaca yaradığına
B) Bazı kişilerin, köylerin bin yıllık bir tarihinin olduğuna inanmadığına
C) Köylerin, kentlere göçten dolayı boşaldığına
D) Anadolu’da eski çağlardan kalma köylerin bulunduğuna
E) Ulaşımın, köylerin kuruluşunda önemli bir etken olduğuna
Sevgiyle yürütülen eğitim, çocuğa, yeteneklerini en iyi biçimde işleme ve geliştirme olanağı verir; kişilik kazandırır; güven duygusu aşılar. Topluma uyumu, toplumda bir yer edinmesini sağlar.
6.Paragrafa göre aşağıdakilerden hangisi sevgiyle yürütülen eğitimin çocuğa kazandırdıkları arasında yer almamıştır?
A) Çocuğa kişilik kazandırma
B) Çocuğun yeteneklerini geliştirme olanağı sağlamak
C) Çocuğa güven duygusu kazandırmak
D) Çocuğun toplumu aşmasına yardımcı olmak
E) Çocuğun toplumda bir yer edinmesini sağlamak
Kilim, Anadolu’ nun çadırından sedirine çuvalından heybesine kadar yaygındır. Bazen çorap olur, bazen kuşak olur. Anadolu kızı, çeyizindeki kilimi ile övünür. Anadolu delikanlısı kimindeki renklerde sevgilisini görür gibi olur. Anadolu’da gönül dolusu türküdür bu.
7.Aşağıdakilerden hangisi bu parça için en uygun başlık olabilir?
A) Anadolu Kızları ve Beceriklilik
B) Kilimin İnsanlara Yararı
C) Anadolu İnsanı ve Kilim
D) İnsanların Kilimlere Düşkünlüğü
E) Anadolu’da Kilim Dokumacılığı
Herkesin mizacına göre şerbet verdiğinden bütün kaza halkının dostu, her eğlencenin davetlisi, her yolcunun kılavuzuydu.
8.Yukarıdaki cümlede tanıtılan kişinin karakteri için aşağıdakilerden hangisi en uygundur?
A) Arkadaş canlısı B) Becerikli C) Eğlence düşkünü D) Konuşkan E) Neşeli
I. Bilim de benzer ilgi gösterirse Van Kedileri yaşayabilecek.
II. Batı bu kedileri ilk olarak Haçlıların sayesinde öğrenmiş.
III.Bizde ve Batıda, hayvanları koruma cemiyetleri Van Kedilerine yoğun ilgi göstermeye başladılar.
IV.Van Kedilerinin nesli yavaş yavaş tükeniyor.
V.Sayıları az, ama Vanlıların hayatının bir parçası bu kediler.
9.Yukarıdaki cümlelerden bir paragraf oluşturulsa, hangisi bu paragrafın son cümlesi olur?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E)V.
10. Aşağıdakilerden hangisi bir paragrafın giriş cümlesi olmaya uygun değildir?
A) Sanatın, sanat gerçeği dışında başka öğelere ihtiyacı yoktur.
B) Sokaktaki insanı tanıyan sanatçı gerçekten ayrılmaz.
C) Kent yaşamına alışan insan her sözü başka yöne çeker.
D) Benim için izlediğim filmin yönetmeni yoktur; Film vardır yalnız….
E) Ülkelerinin geçmişteki başarılı sanatçılarını şimdi de küçümsüyorlar.
(I)Terimler, bilimsel ve sanatsal kavramları anlatan sözcüklerdir. (II) Bu sözcükler kesin ve tek anlamlı oluşlarıyla diğer sözcüklerden ayrılır. (III) Anlatıma canlılık katmak kolay değildir. (IV) Bilim ve sanat terimlerle kurulur, gelişir, halka, topluma ulaşır. (V) Bu nedenle terimlerin anlaşılır olması gerekir.
11.Paragrafın akışını bozan cümle hangisidir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E)V.
I. Dergi çıkmaya başlayalı bir buçuk yıl oldu. II. Bu bir buçuk yıl içinde onda memleketin kötülüğünü isteyen tek satır gördünüz mü? III. Yazılarının doyuruculuğu, özenle düzenlenmiş sayfaları, derginin okunup sevilmesini sağladı. IV. Orada çıkan yazıların memleketi daha aydın, daha mutlu hale getirmek kaygısından başka bir şey olduğunu söyleyebilir misiniz? V. Söyleyemezsiniz; çünkü dergi fikirleriyle, sanat görüşüyle bu yolun yolcusudur.
12.Paragrafta düşüncenin akışını bozan cümle aşağıdakilerden hangisidir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E)V.
Gecenin geç saatlerinde her şeyin sustuğu, havanın durulduğu anlarda, bir köşeye çekilip şiir okurum. İçime dolan dizelerde onların atan kalbini duyarım. Bu duyuş, beni benden alır götürür, kapalı pencereler ansızın açılır, uyuklayan perdeler uçuşmaya başlar. Odaya ilkbahar matemiyle taze bir ışık dolar, …
13.Yukarıdaki sözleri izleyebilecek en uygun cümle aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bu dünyada değilmişim gibi kendimi hafiflemiş bulurum.
B) Gürültü insanın kendini kaybettiği yerde başlar.
C) Gün ağlarınca odam mis kokularla dolar.
D) Karanlığı, kötülüğü, sevmeyen bir alemde yaşıyoruz.
E) Sabahın ilk saatleri çok güzel olur.
Tarihimize anlam, ulusal benliğimize güç katan kütüphaneler dolusu birbirinden seçme eserlere sa-hip bulunuyoruz. Edebiyat, tarih, sosyoloji, felsefe, folklor gibi ulusal ruhu geliştiren ona yön veren konu-larda “Gerçek Eserler” elimizin altındadır. —-.Çünkü devirler değişmelere yol açmış, dil değişmiş, yazı değişmiştir.
14.Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi uygun olur?
A) Fakat ulusumuz bu değerler konusunda henüz aydınlatılmamıştır.
B) Ne var ki elimizin altındaki bu eserlerden çoğunlukla yararlanamayız.
C) Elbette bu eserler bütün çağlara karşı değerlerini koruyacak özelliktedir.
D) Öyle ki kültürel mirasımız eşine az rastlanır eserlerden oluşmaktadır.
E) İnsanlık gerçek eserlerin değerini yeni anlamaya başlamıştır.
Çocukluktan başlayarak, bütün bu kapalı dünyanın, baskıcı ortamın dışına çıkabilmek, ona başkaldırmak için bir yoldu edebiyat… Bütün yaşamımda üzerimdeki herhangi bir ipotekten çok korktum. Mecbur olduğum zamanlarda dişimi sıktım. Ama yaşam kaygılarının getirdiği birtakım dayatmalara hep karşı çıktım.
15.Parçada kendisinden söz eden yazar için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Bağımsızlığı seven
B) Kendisini ifade edebilen
C) Baskılardan hoşlanmayan
D) Korkularını yenemeyen
E) Sabırlı olabilen
En yakın arkadaşımın oyunu. İlk kez görüyorum. Nedense tiyatroyu sevmiyorum ben. Sinemadan yanayım, oldum olası. Elle tutulurcasına yakınımda olmamalı gerçekler, canlı kişiler. Düş evreninde geçmeli her şey. Sinema, beyaz perde bana göre. Tiyatro yapay bir şey. Varamadım tadına.
16.Bu parçada kendinden söz eden yazarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Düşündüğünü açık söyleyen
B) Sinema hayranı
C) Hayal dünyasını seven biridir
D) Gerçeklerden kaçan
E) Düş kırıklığı duyan
Kış adanın her tarafına yerleşebilmek için rüzgarlarını poyraz, yıldız – poyraz, gündoğusu, batı – karayel, karayel halinde seferber ettiği zaman; öteki yakada yaz, daha pılısını pırtısını toplamamış, bir kenara oldukça mahzun bir göçmen gibi oturmuştur. Gitmekle gitmemek arasında sallanır bir halde, elinde bir pasaport, çıkınında üç beş altın, bekleyen bu güzel yüzlü teyzeyi benden başka bu adada seven hemen hiç kimse yoktur.
17.Paragrafın anlatımında, aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmamıştır?
A) Görsel kavramlardan
B) Doğayı hareket halinde yansıtmadan
C) Nitelik bildiren sözlerden
D) Benzerliklerden
E) İşitsel kavramlardan
Kendimi herkese beğendirmek niyetinde olsaydım özenir bezenir, en gösterişli halimle ortaya çıkardım. Kitabımda sade, doğal ve her günkü halimle, özentisiz bezentisiz görünmek isterim. Çünkü ben kendimi olduğum gibi anlatıyorum.
18.Parçaya göre yazarın anlatımında aşağıdakilerden hangisi bulunmaz?
A) Öznellik B) Yalınlık C) Açıklık D) Özensizlik E) İçtenlik
Bugün müzikaller, çağın her türlü olayını kendilerine konu alarak yeni boyutlar kazanıyor. Dünya sahneleri bu Amerikan icadı eğlence türüne, kendi anlayış ve zevklerine göre yeni şekiller veriyor. Avrupa’da da yapılan yeni müzikaller, estetik ölçütlerden ödün vermeksizin bol güldürmece ve hoş vakit geçirmenin yanı sıra, izleyenleri düşündürmekten de geri kalmıyor.
19.Bu paragrafta, aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz?
A) Müzikallerin konu kapsamı geniştir.
B) Avrupa’da müzikaller, estetik ölçütlere sıkıca bağlıdır.
C) Yerli müzikallerin mizah yönü eksik kalmıştır.
D) Avrupa’daki müzikallerde düşünsel özellikler göz ardı edilmez.
E) Her ülke, kültürünü müzikallere yansıtır.
Müziğin gücü ses ve ritimdir. Atalardan günümüze kadar gelen kültür anıtı, yaşantıların izlerini taşıyan bu ses ve ritimle inşa edilmiştir. Uluslar varlıklarını, kimliklerini ağızdan ağza kulaktan kulağa dalgalanan müziğin sesiyle duyurur ve geleceğe aktarır. Müzik insanların ruhlarını arındıran bir ahenk meltemidir.
20.Bu parçada aşağıdakilerden hangisi üzerinde durulmaktadır?
A) Müziğin özellikle insanlara yön vermesi
B) İnanların müziğe olan ihtiyacı
C) Müzikteki ses ve ritmin yaşamımızdaki yeri ve önemi
D) İnsanların sesle bütünleşmesi
E) Müziğin insanları yansıtması
YANITLAR
1. | C | 11. | C |
2. | A | 12. | C |
3. | C | 13. | A |
4. | E | 14. | B |
5. | C | 15. | D |
6. | D | 16. | E |
7. | C | 17. | E |
8. | A | 18. | C |
9. | A | 19. | C |
10. | E | 20. | E |
* Kimi sorularda içerik, internetten alıntılanarak derlenmiştir…